Palavracının biri başına topladığı üç beş cahile karşı övünüp duruyormuş :
- İşte ben güçlü ve maharetli bir adamım. Evet ben Halep'te bulunduğum
sıralarda altmış arşın uzağa atlamış bir kimseyim!.. Nasreddin Hoca da
bu sırada oradan geçiyormuş. Palavracının yanına yaklaşıp : - Yaa demiş
demek sen altmış arşın atlarsın. Haydi atla da görelim. Adam hık mık
etmiş. - Ama demiş ben Halep'te atladım. Hoca kızmış : - Canım demiş,
Halep oradaysa arşın burada.
|